AsiDaqLi - Ağır Sözler

Benim devrimini gerçekleştiremediğim, emperyalist kalbinde,
kaç faşist pezevenk şimdi, yönetime el koyuyor?

Her gün biraz daha artan sensizliğe kafa tuttum.
Ama mutlu ol! Seni unutamadığım yerde, kendimi unuttum..

Benim olmayan o kahpe kalbine sesleniyorum.
Çok alma içine, muhtaç kalırsın sevgime..

Özlüyorum, hadsizliğimi bağışla.
Ciğerlerimde tütüyorsun..

Son nefesimi vermeden ve tenim sarılmadan toprağa.
Dudaklarımı dudaklarına göm. Ağzının tadıyla öleyim..

Seni gördü diye tutuksuz yargılanıyor gözlerim.
İllegal bir aşk'ın, sicili bozuk seveniyim ben..

Sen oldun doğmayan kızımın katili!

Varlığım parmağına 'yüzük' olmadıysa.
Yokluğum kulağına 'küpe' olsun..

Yüzüne yar eli gibi değmiyorsa damlalar,
yağmur şehre yağıyordur sana değil..

Ben ''yüreğimde'' idam ettiğim kişinin sandalyesine tekmeyi vurmuşsam.
Dönüpte geriye bir daha bakmam ''yaşıyor'' mu diye!

Konu sen olunca, kalbim şeriat'la yöneltiliyor adam!
Sana uzanan eli kesesim, seni düşünen kafa'ya sıkasım var!

Nankör bir direnişle seveceğime,
mert bir gözyaşıyla uğurlamaya razıyım.
Bilirsin, biraz delikanlıydı gözlerim.
Kapanmamış hesabın var diyorsan,
adım dudaklarına bahşiş kalsın..

Gidenin arkasından diz çökmeyin.
Cenaze namazında secdeye varılmaz..

Ne çıkar yanımda olmasan!
Kalbim senden 'ibaret' değil mi?
Uzaktan sevmek zor demişsin.
Etme sevdam! İçinde Allah varsa,
görmeden sevmek 'ibadet' değil mi?

Helal etmiyorum hakkımı! Uyuyamadığım geceleri.
Annen ayaklarıyla üzerinde tepinse bile göremezsin sen cenneti!

Şimdi sana şiir yazacaktım. Vazgeçtim!
Yüreğin yaşamadığına, edebiyat ne yapsın?

Kimseye güvenmeyeceksin ağa!
Gündüz hayatına, gece rüyalarına tecavüz ederler..

Oysaki "ölüm" kadar gerçek olacağını umut etmiştim!
Dünya kadar "yalan" olacağını bilemezdim..

İhanetinle dinden çıktı bu aşk!
Hiç bir dua bizi bir araya getiremez artık..

Bileklerimden sızan ılık, koyu kırmızı damlaları görmedin mi?
Onlar için kim dökecekti tuzlu suları, sen de yoksan..

Ah gönlüm!
Neden kitap gibi sessiz, kilit gibi geçitsizsin?
Senide mi astılar yâr/ağacına..

Bana göğüs kafesinden çekilmiş bir röntgenini gönder.
Nereye gitsem "ikametgah belgesi" istiyorlar..

Aşk beni, bense ömrümü eledim. Fakat ben ölümü, sense öldürmeyi denedin!

Şimdi ben, hangi yüreğe güvenip, ruhumu özgür bırakayım?
Her şey bu kadar kirliyken..

Akşamıma hüzün karıştıran kadın.
Çayın bensiz acı olsun..

Ey intihar süslü yalnızlık. Bilirsin hiç sevmedim seni.
Seni her gördüğümde, gözyaşlarımı astım kirpiklerime..

Her rengin bi kişiliği vardır. Her kişiliğin de bir rengi.
Ben senin rengini buldum, kahperengi..

Benim seni anlatacak kelimelerim bitti.
Hani feda ettiğim, gençliğim gibi..

Yalandan kim ölmüş ki diyorlar.
Doğrudur yalandan beden ölmez ama,
gönül ölür, güven ölür, insanlık ölür..

Gidişin beni öldürür mü sanıyorsun?
Ben kendimden vazgeçmişim!
Sende kimsin?

Sana verdiklerime üzülmedim de,
benden çaldıkların içime oturuyor..

Sakın geceyi bahane edip gelme düşlerime.
Nasıl olsa namus borcun yok yüreğime.
Çünkü hiç değmedi ömrün ömrüme..

Bir ah çeker yüreğim birde besmele.
Unutma sevdiğim her ahım şikayetimdir Rabbime..

Bana bir insanın yalnızlıktan ölebilme ihtimalini
anlat doktor, ilaçların canı cehenneme!

Yükle yalnızlığının bütün gri bulutlarını sırtıma.
Vücudum yağmur sonrası toprak koksun..

Demiştim sana geç kalma.
Varlığımı fark ettiğinde, yokluğumla karşılaşırsın..

Seni seviyorum dedin diye sanma kalbimde reytingin arttı.
Şu anda bizi, yetmiş beş milyon izliyor yalanı..

Hangi gemiye umut yüklesem, limanına gelmeden batıyor.
Ya gözyaşım ağırlık yapıyor, ya da gemi sen'sizlik alıyor..

Herkesin yanına gitmek istediği birileri vardır.
Gecenin 3'ü, sabahın körü, hatta cehennemin dibi olsa bile..

Ben iyiyim doktor.
Sen yumrukladığım duvarları tedavi et.
Bendeki özlem sadece..

Üşüyorum yar.
Sözlerim sukûta geçti.
Ellerimde sen hasreti.
Sen gittin gideli ömrümden
bir sen/e daha gitti..

Beni cehenneminle korkutma!
Ben yanmaya razıyım, sen seyretmeye hazırmısın?

Aşk dediğin bir şerefsiz için nedir ki.
Sigara misali yakar birini, Söndürür ötekini..

Kokunu helal et.
Aşkı zehir ettin zaten..

Senli bir dua'nın sensiz amin'indeyim.
Yüreğim çığlık çığlığa suskun yar!
Sensizliğin en ağır mealindeyim..

Selası verilmemiş ölülerim var benim.
Bir de selası verildiği halde ölmeyenlerim..

Hiç yaşamak gelmiyor içimden.
Bir kaç yıllığına ölebilsem keşke..

Züleyha'ca bakışlarıma Yakup'ça kör kaldın.
Ey ahmak yüreğim, kuyudan gelen her sesi sen
Yusuf'tan mı sandın?

Nasıl olsa ben sevmekten vazgeçmeyeceğim.
Bir gün olur da bunları benimle yaşamak istersen,
ölüme terk ettiğin yerdeyim..

Bir gün gelip gözlerimin içerisine iyice bak.
Mecburen yaşamak nedir, anlarsın..

Bazen dile gelir acılar.
Uçurum der ki, gel düş benden..

Seni versinler ellere, beni vursunlar.
Sana sevdanın yolları, bana kurşunlar..

Bir çay ver azizim. Kalışları, bitişleri, bekleyişleri, gidişleri
ahirete saklayanlar için..

Aferin! Ne mutlu sana, parayla mutlu oluyorsun.
Peki sevgilinin hislerini, hangi dövizcide bozduruyorsun?

Gözlerin yaşlı dua ederek,
Allah'ım al şu sevgiyi içimden diye yalvardın mı? Bu kadar yandı mı canın?

O canımın taburesini çekerken,
içimdeki merhamet infilak etti.
Sallandık..

Dünyayı süslediler, bir şey kalmadan.
Bu süslere inanma, akıl olmadan.
Giden de çok dünyadan, gelen de ama.
Sen payını al ondan, seni almadan..

Yakışmıyor cepheyi terk edişin, mert dayanır namert kaçar sevdiğim.
Fazla sürmez hatanı fark edişin. Hüzün eken, hüsran biçer sevdiğim..

Bende bilirdim başkasını sevmeyi ama, kalbim tek sende kaldı be sevgili.
Kuran'da geçtiği gibi; "helalin varken harama el uzatma" misali..

Yediğin içtiğin senin olsun.
Bana "sensiz yaşayamam" deyip te nasıl ölmediğini anlat..

Sol yanıma yağar, gece uykularımdan kaçan gözyaşları.
Tane tane düşer efkarım, saçlarımdaki aklara..

Çek o bakışlarını be adam!
Daha kaç kez yakacaksın ruhumun buz tutmuş yanlarını.
Eritmesin yüreğimi hiçbir bakış. Benim yüreğim karakış..

Mezara gerek yok! O'nun 2 dudağının arasına gömün beni.
Yakından tanımak istiyorum, elveda diyen katilimi..

Akıl almaz bir sabır benimkisi.
Öldüğünü bile bile, yüreğimde bir ceset taşıyorum..

Sonra da adın kitapta geçti.
Altını kocaman çizdim, dedim ki;
bu şerefsizin burda ne işi var..

Kimi sevdiysek, uzaklara gitti.
Çoğu zaman ölüm ayırdı, kimi zaman gurur..

Matematikle falan alakası yok adam.
Seni başkasıyla hayal edince aklım çıkıyor işte.
Toplayamıyorum kendimi anlasana..

Hiçbir küfürü yakıştıramıyorum şahsına, onların bile bir cazibesi var.
En kötü hislerim hediyem olsun, okur üfler tükürürsün ruhuna..

Az ömrüm kaldı.
Çünkü çoğu sana ikramımdı..

Hayat işte, uykun gelsin diye hayaline giren koyunları,
uykun kaçsın diye hayatına giren öküzleri sayarsın..

Öyle bir zamandı ki beni terk ettiğinde.
Takvimler beşinci bir mevsimin eksikliğini hissetti.
Hiçbir iklim, dindiremedi bir daha,
senin tenimde bıraktığın kuraklığı..

Yüreği ile yaşamayana, yüreğinin sesini duyuramazsın..

Anladım ki birçok insan vücudunun su ihtiyacını,
tükürdüğünü yalayarak gideriyor..

Bıçağı en sevdiklerin vurabilir en derine,
gerisi sıyırabilir ancak..

Nasıl gittiklerini görmeyelim diye vardır belkide göz kapakları..

Sigara külü kadar siyah bu yaşam.
Her şey sahte, insanlar bile..

Zor günümde yanımda yoktun.
O günün zor yanıda buydu..

Sigara içme diyorlar. Ne fark eder ki!
İçimize neyi çektik de öldürmedi ki?

Ruh hastası öyle kolay olunmuyor.
Mesela ben yıllarımı verdim..

Neden her aşk,
bir kadının cenazesini kaldırır mutlaka..

Bir gül gibi soldu hayallerim.
Toprağa kondu şimdiki gençliğim.
Nereye kadar gidecek, sonu uçurum.
Dört duvar arasında beni unutun!

Seni kandırmışlar! Sen adamın değil, cehennemin dibisin..

Mahşeri bekliyorum! Söyleyecek çok sözüm var orda.
Sen sıratta yürürken, ayağına ben takılacağım..

Vur onu Eros! Ben sana içerde krallar gibi bakarım..

Bir gün senden geçeceğim, hayatta kalarak..

Çocuk olmak istedim, nedensizce gülmek.
Ama şimdi istediğim nedensizce ölmek..

Ruhu yıllar önce intihar etmiş
bir kadının ömrüne gebe kalacaksın..

Yaşımı sorma bana, hiç yaşamadım ki..

Hiç kusura bakma gece,
hayatım kadar karanlık değilsin..

Mezarlıktan farkım yok doktor!
İçimde ölen ölene..

Gardiyanın götürdüğü geri gelir de,
İmamın götürdüğü bir daha gelmez!

Herkesin elbet olmuştur,
''seni sevmeyi ağır ödüyorum'' dediği..

Parçaları kaybolmuş puzzle gibi artık insanlar.
Kiminin kalbi, kiminin ruhu, kiminin de bir beyni yok!

Ağır gelir gırtlağına nefesin, cayarsın kendinden.
Bir sehpa, bir idam olur yokluğum.
Bir tekme vurursun hayatına.
Düşer canın, canımın tam ortasına..

Utan yokluğundan!
Çünkü ben çok utanıyorum,
sen yokken varlığımdan..

Sen benim hiç bilmediğim bir yerde uyuyorsun.
Ben senin hiç bilmediğin bir yerde ölüyorum..

Yapmacık dünyanızda birbirinizi satın.
Sizin gibi değilim doğru, bana çamur atın..

Bir kadını ağlatan sığırlara, adam demekten vazgeçin.
Asıl adam, kadın ağladığında dünyayı altüst edendir..

Ölüm tribine girmiş hayallerim var benim.
Yaşamak için umutlanan..

Allah'ım ne olacak bu insanlığın hali?
Herkes birbirini dağıtıp, sonra sana emanet ediyor..